İnsanlığın sadece 8 kollu yumuşak bir canlı olarak tanımladığı ahtapotların bilinmeyen bir çok özellikleri vardır. Ahtapotlar, yapılan araştırmalara göre; dünya üzerindeki en zeki canlılar arasındadır. Yapılan bir çok testte, labirent içinde yollarını bulup yolu hafızalarına kaydedebildikleri görülmüştür.
Ahtapotların sahip oldukları 8 kol tehlikelerden uzaklaşmalarına ve düşmanlarıyla mücadele etmelerine yardımcı olur. Ahtapotların en ilginç yanlarından biri tıpkı kertenkeleler gibi uzuvlarından herhangi biri koptuğu zaman yerine başkasının tekrar çıkabilmesidir. Zira kertenkele düşmanlarından kurtulmak için kuyruğunu bırakır ve tekrar yenisi gelişir. Bizler tüm canlıların tek kalbi olduğunu düşünürüz ancak ahtapotların tam 3 tane kalbi vardır. Ayrıca ahtapotlar çok yumuşak ve esnek bir vücuda sahip oldukları için gözlerinin geçebildiği tüm deliklerden geçebilirler. Ahtapotlar bu özelliklerini savunma mekanizması olarak da kullanırlar.
Ahtapotlar hızlı bir şekilde renk ve derilerini değiştirebilirler. Renk değiştirmek avcılardan kurtulmak için en iyi kamuflaj yöntemlerinden biridir. Renk değiştirme dediğimizde aklımıza ilk olarak bukalemun gelir. Ancak ahtapotlar bunu bukalemunlardan daha hızlı ve daha iyi yapabilirler. Örneğin çizgili bir ahtapot aniden benekli bir ahtapota dönüşebilir. Bilim insanlarının gözlemlerine göre bir ahtapot 7 saat içinde 1000’e yakın bir sayıda görüntüsünü değiştirebilmiştir.
Ahtapotların kemikleri olmadığı için bir çok yerden kolaylıkla kaçabilirler. Yakalanan ahtapotların konuldukları kafesten kaçtıkları, bazen rafta tırmanırken görüldüğü ya da bir masanın üzerine oradan oraya doğru hareket ettikleri görülmüştür. Hatta bir kavanoz kapağını dahi açabilirler.
Aslında hala gün yüzüne çıkamamış daha bilmediğimiz bir çok özelliği de olabilir ahtapotların.